The aim of the project: To create a model of subsistence and self-sufficient communities through urban farming to increase the sustainability of cities, ensure food security and increase the independence of communities. The question is: can a community become self-sustainable through vertical farming? The project will be a pilot application to find the answer to this question.
The project enables adopting a sustainable lifestyle with urban farming. Plants grown on terraces with optimized rotation angles according to the direction of the sun are packaged after harvest and sold in the market or used in the restaurant. People working in these areas can easily reach their homes with the help of bridges on different floors. The interconnection of living spaces, common shared areas and working areas is an example of how people can live, work and socialize here.


Projenin amacı: Kentlerin sürdürülebilirliğini artırmak, gıda güvenliğini sağlamak ve toplulukların bağımsızlığını artırmak için kentsel tarım yoluyla geçimlik ve kendi kendine yeten topluluklar modeli oluşturmak. Soru şu: Bir topluluk dikey tarım yoluyla kendi kendini sürdürebilir hale gelebilir mi? Proje bu sorunun cevabını bulmaya yönelik bir pilot uygulama olacak.
Proje, kentsel tarımla sürdürülebilir bir yaşam tarzının benimsenmesine olanak sağlıyor. Güneşin yönüne göre dönme açıları optimize edilmiş teraslarda yetiştirilen bitkiler, hasat sonrası paketlenerek markette satılıyor veya restoranda kullanılıyor. Bu alanlarda çalışan insanlar farklı katlardaki köprüler sayesinde evlerine rahatlıkla ulaşabiliyor. Yaşam alanlarının, ortak paylaşım alanlarının ve çalışma alanlarının birbirine bağlanması, insanların burada nasıl yaşayabileceğinin, çalışabileceğinin ve sosyalleşebileceğinin bir örneğidir


 #urban farming #green community #self-sustaining community #common shared areas
Back to Top